Anayasa Mahkemesi’nin bu konuya ilişkin iptal kararını dikkate alarak, sıra tablosuna itiraz edilmesi halinde varsa faiz gelirlerinin hak sahiplerine ödenmesine hükmetti. Daha önce bu tür gelirler devlete bırakılıyordu.
İçtihat Bülteni’nden edinilen bilgiye göre, 2 yıl önce bir alacaklı avukatı, icra belgesinde alınan paranın dağıtımı sırasında hazineye kalan faizin müvekkilinin hakkı olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğü işleminin iptalini talep etmişti.
İLK DERECE MAHKEME ŞİKAYETİ REDDEDİYOR
İlk Derece Mahkemesi, müdürlüğün elde ettiği faiz gelirlerinin alacaklıya ödenmesi konusunda hukuki bir destek bulunmadığını belirterek şikâyetin reddine karar verdi.
Bunun üzerine şikayetçi alacaklının avukatı karara itiraz etti. Bölge Adliye Mahkemesi, Harçlar Kanunu Madde 36/1. İlk Derece Mahkemesi, madde uyarınca kararının yerinde olduğunu belirterek, başvurunun esastan reddine karar verdi.
Karar, alacaklının avukatı tarafından temyiz edildi. Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonrasında mütalaasını değiştirerek içtihatlarında yer alan şu ifadeleri eleştirdi.
”492 sayılı Harçlar Kanununun 36’ncı maddesinin birinci fıkrasında; “adli ve idari işlemler ve takip işlemleri nedeniyle mahkemeler, hakimler, savcılar ile icra ve iflas daireleri tarafından alınan paraların bankaya yatırılması halinde” denilmektedir. Herhangi bir sebeple bankaya yatırılan bu paraların faizi, ikramiyesi ve diğer menfaatleri ödenir.” “Devlete aittir.”, ikinci fıkrasında “Sorunun giderilmesi sonucu ortaya çıkan para ve emlak paraları ile kısıtlı veya gıyaben bankaya yatırılan paralar yukarıdaki fıkra hükmünden muaftır”, söz konusu iki yönetmelik ise Anayasa Mahkemesi’nin 04.5.2023 tarihli Resmi Gazete’sinde yayımlandı. 05.4.2023 tarih ve 2023/48 E. – 2023/72 K. sayılı kararla anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edildi. Daire içtihatı, EIC, 140 ve devamı. Unsurlarda, icra müdürlüğü tarafından alacaklılara ödenmeyen paraların, emir tablosuna itiraz edilmesi halinde tahakkuk ettirileceğine ilişkin bir düzenleme bulunmaması, ancak bu paranın düzenlenmemesi sonucunda elde edilen faiz gelirinin bulunması halinde, emir tablosuna itiraz nedeniyle icra müdürü tarafından alacaklıya ödenen banka hesabına yatırılması, alacaklıya ödenmesine ilişkin hukuki bir dayanak bulunmaması ve tahakkuk sonucu elde edilen paradır. Hazine ile ilgili olduğu yönünde iken, kanunun birinci ve ikinci fıkralarının iptal edilmesi nedeniyle faiz geliri varsa hak sahiplerine ödenmesi yönünde görüş değişikliği yapıldı. Kararın dayanağı olan Harçlar Kanunu’nun 36’ncı maddesi, Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle.
Buna göre, söz konusu karar iptal edilmemiş ve ilk derece ve bölge adliye mahkemelerinin karar tarihlerinde yürürlükte olmasına rağmen, kararların Daire’nin eski içtihadına yeterince uygun olduğu; Şikayet konusu müdürlüğün kararını destekleyen yasal düzenlemenin temyiz incelemesi aşamasında Anayasa Mahkemesi’nin 05.4.2023 tarih ve 2023/48 E. – 2023/72 K. sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle; 04.5.2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. İptal kararının henüz kesinleşmemiş olan şikâyet konusuna uygulanması gerektiği kanaatine varıldı.
Durum böyle olunca; İlk Derece Mahkemesi’nin şikayeti kabul ederek, faiz tutarının Hazine’ye gelir kaydedilmesine ilişkin şikayete ilişkin müdürlük kararında faiz tutarının bir kısmının iptaline karar vermesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararı iptal edilerek, İlk Derece Mahkemesi’nin kararı iptal edildi.
